Zaman su gibi akıp gidiyor. Son 10 yılda iletişim alanında müthiş gelişmeler oldu. Gençlerimizin, elbette eğitim noktasında daha avantajlı oldukları, çünkü ülkemizdeki üniversitelerin eskiye oranla iki üç kat arttığı gerçeği ortadadır.
Kimi siyasetçiler ve ülkemizde televizyon programlarına çıkan kimilerinin, günümüz gençleri için “sosyal ağ” ve dijital bağımlılığını öne sürerek, eskiye dönük bazı alışkanlıkların kayboluşlarına ilişkin sitemlerini belirtirler. Aynı sitemlerine, gençlerimizin siyasete, ülkemizin sorunlarına, yaşadığı şehirle ilgili bir fikri olmadığına dair eleştiri yaparak eklerler. Ben tam tersini düşünüyorum.
Gençlerimiz siyasete uzak değildir. O sebeple seçme ve seçilme yaşı 18’e çekildi. Bu gençlerimizin dip dalgası ve talebiydi, başarılı oldular. Gençlerimizin yaşadıkları şehirle ilgili hep bir fikri olmuştur. Mesela Tokat ölçeğinde, semt spor kompleksleri, gençlik merkezleri, bir çok STK’lardaki faaliyetlere baktığımızda gençlerin açık etkisi ve mührünü görürüz. Cumhurbaşkanımızın bütün program ve projelerinde “gençlerimiz” başlığı altında ayrı bir parantezin açılması da, önemin altını çizmektir. Nitekim, bu seçimde “sosyal ağ” merkezli kampanya kararının mimarı da yine gençlerdir.
Dünyaya dair, ülkemize dair, yaşadığın şehre, hayata dair senin düşüncelerin, olaylara bakışın ve karar refleksin, köklerinden aldığın tarihsel bilginle kendini gösteriyor. Doğaya karşı, yaşadığın toplumun moral değerlerine yönelik ve medeni ilişkilerindeki seviye bakımından siz gençlerin tavrı, söylenilen retoriklerin tersidir. Yani, hiçbir şeye duyarsız değilsiniz, hiçbir konuda da yalnız olmayacaksınız. Çünkü, eğer bir şehrin her yönden inşasını düşünüyorsak, bunu gençlere rağmen ve gençler olmadan yapamayız.
Gençlerle ilgili, klasik ve hamasete yaslanan ifadeler yerine, yaşadığımız şehir Tokat’ta genç jenerasyonun hem duygusal reflekslerini, hem de bir validen, bir belediye başkanından beklentilerini iyi okumamız gerekiyor. Yerine gelmişken hemen kaydedeyim ki, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, bu şehrin şehr-i emini olarak bu şehrin gençlerini en iyi anlayan bir insandır. Maharet odur ki, bunu söz ile değil eylem ve icraatla göstermektir. Başkan Eroğlu, önceki 5 yıllık sürede her alanda gençlere yönelik gerçekleştirdiği projeler, hayata geçirdiği programlarla ispatladı. Seçim sürecini hatırlayın, elbette 71 yeni projenin içerisinde vizyon ve prestij projeler, Tokat’ta istihdamı sağlayacak yatırımlar öngörülmektedir. Ama aslında bana göre bunlardan daha değerlisi sosyal projeler, kadın ve gençleri önceleyen programlardır.
Başkan Eroğlu bir konuşmasında diyor ki: “Hem ecdadımızdan kalan tarihsel mirasımız, hem de üzerimizdeki emanetleri daha da geliştirmiş olarak gelecek kuşağa aktarabilmemiz için, birlikte el ele, gönül gönüle ve ortak akılla hareket etmeye ihtiyacımız var. Böylesine güzide bir şehir olan Tokat için, siz ne yapabilir siniz? Önerilerinizi, düşüncelerinizi bekliyorum. Bu konuda birlikte düşünmeye, birlikte üretmeye, birlikte hizmet etmeye hazırım. Dün nasıl ki, bir çoğunuzla birlikte proje üretip hizmet yaptıysak, bugün de aynı noktadayız. Hani hep söyleriz, “Mesele ülkem ise, gerisi teferruattır” diye. Hem bunu söyleriz, hem de “Mesele Tokat ise gerisi teferruattır deriz.”
Başkan Eyüp Eroğlu’nun önünde bir 5 yıllık hizmet yılı var. Elbette Eroğlu’nun gençleri anlamak için çok özel bir efor sarf ettiğini biliyoruz. Gençlere önerim şu ki, beklenti ve talepleriniz konusunda sessiz kalmayın. Başkan Eroğlu’nun sizin her beklentinizi anlamasını beklemeyin. Ulaşın, görüşün, gençler olarak bir araya gelip ortak akılla raporlar hazırlayın.
Başka söze hacet var mı dostlar?…
Cemal İncesoyluer
